HAYAT SİGORTALARINDA DEVLET GÜVENCESİ
- Sedat A.
- 21 Eyl 2024
- 3 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 8 Eki 2024
Öncelikle hayat sigortacılığına ve Şirketimize göstermiş olduğunuz ilgiye teşekkür ederiz. Görüşmede gündeme getirdiğiniz Hayat Sigortası poliçenizde Devlet Güvencesi konusuna ilişkin açıklamaları aşağıda bilgilerinize sunarız:
Devlet Denetimi ve Güvencesi Kavramı:
Hayat sigortacılığı branş olarak Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu, şirketlerin iç denetimleri, bağımsız dış denetim şirketleri, risk yöneticileri tarafından çok sıkı denetlenen bir sektördür.
Devlet denetimi hayat sigorta şirketinin kuruluşundan itibaren başlamaktadır. Hayat sigorta şirketi Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın özel izniyle kurulabilmektedir. Sadece anonim şirket olarak kurulabilen hayat sigorta şirketlerinin kuruluşunda minimum ödenmiş sermaye miktarının 40.000.000-TL olması gerekmektedir. Ayrıca bu sermaye de tek başına yeterli olmamaktadır. Şirket sermayedarının sigortacılık yapabilecek mali güçte ve güvenilir bir
sicilde olması da gerekmektedir.
Hayat sigorta şirketlerinin yönetim kurulu üyeliklerine atanacak kişilerin, Maliye ve Hazine Bakanlığı’nın onayından geçebilecek nitelikte belli eğitim dallarından mezun ve belirli yıl finans tecrübelerine sahip olmaları gerekmektedir. Hayat sigorta şirketlerinin genel müdürlüğünü yürütecek kişilerde de Maliye ve Hazine Bakanlığı’nın onayı, belirli alanlarda eğitim almış olma ve 10 yıl sektör tecrübesi şartları aranmaktadır. Bunun yanı sıra, teknik ve sigortacılık işlerinden sorumlu bir genel müdür yardımcısının atanması da gerekmekte; bu kişinin de genel müdürde aranan niteliklere sahip olmasının yanı sıra en az 7 yıllık bir sektör deneyimi olması beklenmektedir.
Tüm bu hususlar dışında hayat sigorta şirketlerinin teknik ve donanım ile bilgisayar alt yapısının da belirli şartları taşıması şart koşulmaktadır. Hayat sigorta şirketleri tüm şartları yerine getirse dahi serbestçe poliçe oluşturarak dilediğince satış yapamamaktadır.
Hayat sigorta şirketlerinin poliçelerinin özelliklerini içeren teknik şartları sigorta matematiği konusunda uzman aktüer adı verilen kişiler tarafından oluşturulmakta ve onay için Maliye ve Hazine Bakanlığı kuruluşu olan HAYMER’e (Hayat Sigortaları Bilgi Merkezi) gönderilmektedir. Haymer yaptığı incelemelerde sigortalıların aleyhinde olabilecek durumlar tespit etmesi ve/veya sigorta şirketinin poliçelerde vereceği taahhütleri yerine getiremeyeceğinin matematiksel olarak tespit edilmesi halinde ilgili poliçeye izin vermeyerek hayat sigorta şirketinin ilgili poliçeyi satmasını engelleyebilmektedir.
Kuruluşta ve poliçe oluşturmada Maliye ve Hazine Bakanlığı tarafından gösterilen bu hassasiyet şirketin işlemleri sırasında da kesintisiz Sigortacılık Denetleme Kurulu ve yukarıda sayılan bağımsız kuruluşlar ve iç denetim mekanizmaları ile devam etmektedir. Tüm bu uygulamaların tek nedeni hayat sigortacılığının güven esasına dayanması ve sigortalıların korunmasıdır.
Hayat sigortacılığında sigortalıların korunması amaçlandığı için sigorta primleri, poliçe özelliklerine göre değişen teknik faiz miktarı ve poliçede belirlenen ecelen vefat tazminatı dahil her türlü tazminatların tamamı devlet garantisi altındandır.
Devlet bir garanti verse dahi ilgili garantiye ilişkin teminat almıyor ve karşılığında parasal bir değer oluşturmuyor ise ilgili garanti matematiksel ve mantıksal olmaktan uzak olacaktır. Hayat sigortacılığında primleri ve belirli bir miktara kadar teknik faizi ve tazminatların tamamını garanti eden Maliye ve Hazine Bakanlığı bunun karşılığında hayat sigorta şirketlerinden 6 ana başlıkta karşılık ayırmasını zorunlu olarak talep etmektedir.
5684 Sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 16.maddesi uyarınca; Bu Karşılıklar:
1.Kazanılmamış primler karşılığı,
2.Devam eden riskler karşılığı,
3.Dengeleme karşılığı,
4.Matematik karşılık,
5.Muallâk tazminat karşılığı,
Sigortacılık Kanunu 17.maddesi uyarınca ayrılan karşılıklar, hayat sigorta şirketleri tarafından Hazine Müsteşarlığı lehinde blokaja tabi tutulur.
Teminatlar şirket yönetimi tarafından kullanılamaz, harcanamaz, haciz edilemez ancak şirketin zora girmesi halinde sadece ama sadece sigortalılara ödenmek üzere Maliye ve Hazine Bakanlığı tarafından kullanılabilir. Devletin hiçbir organı hiç bir şekilde ilgili teminatları kullanamaz, başka bir amaç için harcayamaz,
Bir hayat sigorta şirketinin ödeme güçlüğü içine girmesi halinde Maliye ve Hazine Bakanlığı teminatları kullanmak yerine;
Önce sermayedardan mali bünyenin güçlendirilmesini talep eder,
Sermaye artışları sonuç vermez ise fonların yönetimine el koyar,
Bu da sonuç vermez ise şirket yönetimine el koyar,
Bunun da sonuç vermemesi halinde portföyü başka bir sigorta şirketine sigortalıların haklarını ortadan kaldırmayacak şekilde devir eder, devir edecek şirket bulamaz ise teminatları bozdurur.
Hayat sigorta primlerine tanınan devlet güvencesi hiçbir yatırım enstrümanına sağlanmadığı için aslında benzersizdir. Örneğin banka mevduat hesapları kişisel hesap olmak kaydıyla anapara olarak sadece 200.000-TL devlet güvencesi altındadır. Faiz ise hiçbir şekilde devlet güvencesi altında değildir.
Kişisel hesabında 500.000-TL yatırımı olan ve yıllık %10 faiz getirisi sağlayan bir kişi için Devlet güvencesi sadece 200.000-TL olup faiz ise devlet güvencesi altında değildir.
Öte yandan aynı para prim olarak hayat sigorta poliçesine ödenirse 500.000-TL’nin tamamı devlet garantisi altında olacaktır.
Tüm bu açıklamalar çerçevesince, Şirketimizden satın almış olduğunuz hayat sigortası planınızın aynı şekilde geçerliliğini koruduğunu, poliçe kapsamındaki tüm taahhütlerin üstlenildiği ve aynı kapsamda devam ettiğini belirtmek isteriz. Öte yandan poliçe üzerinde ve özel şartlarda yazılı olan şartlar dahilinde primler ve teknik faizin, 5684 Sayılı Sigortacılık Kanunu uyarınca devlet güvencesi altında olduğunu bilginize sunarız.
Yorumlar